TBMM Başkanı Şentop'tan Meclisin İdlib konusunda olağanüstü toplanması talebine yanıt

TBMM (AA) - TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İdlib'deki gelişmelere yönelik Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Meclis Başkanı Şentop, İdlib'de dün 33 şehit verildiğini, 32 vatan evladının yaralandığını belirterek, bunun bütün milletin ciğerini dağladığını, herkesi üzüntüye sevk ettiğini söyledi.

Şentop, şehitlere rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır diledi.

Ateşin düştüğü yeri yaktığını belirten Mustafa Şentop, "Muhakkak ailelerin ızdırabı çok da büyük." ifadesini kullandı.

Şentop, olayı geceden beri takip ettiğini anlatarak, şöyle konuştu:

"Bölgedeki arkadaşlarımızdan ve kabinedeki arkadaşlarımızdan detaylı olarak bilgileri yakından takip ediyorum. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz (TSK) bu saldırıyı gerçekleştiren rejim güçlerine karşı büyük operasyonlar gerçekleştirdi. Bunlar devam ediyor. Bugün de bölgede gerginliğin tırmandırılmaması, bölge barışını daha kötü bir şekilde etkileyecek bir tablonun ortaya çıkmaması için uluslararası hukukun verdiği imkanlar içerisinde Türkiye gerekeni yapacak ve yapıyor. Diplomatik olarak, askeri olarak uluslararası alanda temaslar, görüşmeler devam ediyor."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Grup Başkanvekilleri ve yeterli sayıda milletvekili tarafından Meclis'in yarın olağanüstü toplantıya çağrılmasıyla ilgili bir talebin geldiğini anımsatan TBMM Başkanı Şentop, "İçtüzük'ün 7'nci Maddesi'ne göre Meclis'teki milletvekillerinin 5'te 1'i üzerindeki milletvekilleri, Meclis'in olağanüstü toplanmasını talep edebiliyor. Bu tabii tatil ve ara vermede yapılan bir talep. Fakat bu talep üzerine otomatik olarak bir olağanüstü toplantı gerçekleşmiyor. Bu konuda Meclis Başkanı'na 7 gün içerisinde bu taleple ilgili gereğini yerine getirme konusunda bir düzenleme İçtüzük içeriyor." diye konuştu.

Türkiye'nin bu konuda, farklı siyasi görüşlerin, bütün siyasi partilerin birlik, beraberlik ve iyi niyet içerisinde hareket ettiği kanaatinde olduğunu belirten Şentop, şunları kaydetti:

"Bu süreçte, bu talep üzerine bütün siyasi partilerimizin grup başkanvekilleri ve yetkilileriyle görüştüm. Ayrıca ilgili bakanlarla da görüştüm. Bu intibamı o bakımdan söylüyorum. Bu, Türkiye'de iç siyasetin, dış siyasetin bu konulardaki görüş farklılıklarının ötesinde bir mesele. Fakat bu taleple hedeflenen şey; esasen olan biten konusunda detaylı olarak TBMM'nin bilgilendirilmesi ve bunun üzerine bir değerlendirme yapılması. Bunun olabilmesi için de yürütmeden ilgili bakan veya bakanların burada olması gerekiyor. Şu anda Milli Savunma Bakanımız özellikle bölgede faaliyetleri koordine ediyor, yakından takip ediyor, yürütüyor. Dolayısıyla yarın yapılacak bir toplantıda yürütmeden bir temsilcinin bulunması ve bu anlamda Genel Kurulumuzun bilgilendirilmesi imkanı, ihtimali gözükmüyor.

Ayrıca bugün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay imzasıyla salı günü Milli Savunma Bakanı'nın Genel Kurulu bilgilendirmesine dair bir talep yazısı da geldi. Dolayısıyla bu çerçevede salı günü, hem verilecek bilgilerin niceliği hem de niteliği bakımından Meclisimizi daha çok tatmin edecek bir görüşmenin yapılabileceğine dair kanaatim var. Tabii bu 7 günlük süre de cuma gününe kadar devam ediyor. Salı günü yapılacak görüşmeler neticesinde tekrar görüşebiliriz. Yarın verimli bir sonuç alınamayacağı için Genel Kurulu toplantıya çağıramayacağımı burada ifade etmek isterim."

Mustafa Şentop, bir gazetecinin, "Ortak bir bildiri söz konusu mu?" şeklindeki sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Onunla ilgili grup başkanvekilleri görüşüyorlardı. Belki ortak, Meclis'in bu konudaki hem başsağlığı temennisini hem de kararlılığını ifade eden bir bildiri olabilir, o konuda çalışıyorlar. Aziz milletimize buradan ifade etmek isterim; TBMM, bütün siyasi partilerimiz bu konuyu yakından takip ediyor. Herkes elindeki bilgileri değerlendiriyor. Bu anlamda eksikleri tamamlayarak bir kanaat oluşturmaya çalışıyor. TBMM, ordumuzun, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin arkasında sonuna kadar, büyük kararlılıkla her zaman olduğu gibi duruyor, bundan sonra da duracaktır. Kimsenin bundan bir tereddüdü olmasın. Türkiye bundan daha büyük zorlukları da aştı, bu zorlukları da yine büyük bir başarıyla, zaferle aşacaktır."

Meclis Başkanı Şentop, CHP'nin, "Genel Kurul'un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bilgilendirilmesi" talebinin anımsatılması üzerine, Genel Kurul'un Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar tarafından bilgilendirileceğini bildirdi.

Şentop, hükümet sistemi değişikliği sonrası Anayasa ve İçtüzük'te, Cumhurbaşkanı'nın Genel Kurul'da bilgilendirme yapmasına yönelik bir düzenleme olmadığını, Cumhurbaşkanı yardımcılarının ve bakanların kendi talepleri ya da Meclis'in talebi üzerinde bilgilendirme yaptığını anımsattı.

Mustafa Şentop, bir gazetecinin, "Salı günü yapılacak toplantı, olağanüstü talebi karşılamış olacak mı?" sorusuna, "Mahiyeti itibarıyla hukuken ikisi farklı. Fakat bu hukuki bir tartışma. TBMM esasen sürekli toplantı içinde addedilir, tatil ve ara vermeler dışında. 7 gün meselesi nereden çıkıyor; 7 günden fazla süren ara vermeler, tatiller söz konusu olduğu için 7 günle ilgili bir sınırlama getirilmiş. Esasen olağan toplantılar dışında toplantıya çağırma konusu, tatil ve ara vermeler için düzenlenmiş." yanıtını verdi.

TBMM Genel Kurulunun daha önce 15 Temmuz darbe girişiminde ve 2 Ocak'ta olağanüstü toplandığını anımsatan Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Teknik bir detay bu. Çoğu kimsenin belki ilgilenmediği bir detay ama hukuki bakımdan da İçtüzük bakımından da Meclis'in zaten perşembeden salıya kadar bir toplanmama hali var. Ama komisyonlar çalışma halinde. Salıdan itibaren de olağan toplantılar devam ediyor. Bu anlamda salı günü yapılacak olan olağan toplantıdır. Olağanüstü toplantıyla ilgili hukuki, teknik hususu ise yazılı olarak arkadaşlarımıza ileteceğim."

TBMM Başkanı Şentop, "Bu saldırıya ilişkin tepkiler nasıl? Sizi arayan liderler oldu mu?" sorusu üzerine de mesaj gönderen liderler bulunduğunu söyledi.

Türkiye'nin daha önce dünyada benzeri acı tecrübelerin olmaması için insani amaçla bu gayreti gösterdiğine işaret eden Şentop, 3 milyonun üzerinde insanın bir katliamla karşı karşıya bulunduğunu kaydetti.

Bosna Hersek'te 1990'lı yılların başında, bütün dünyanın gözü önünde yaşanan katliamın başka ülkelerde ve coğrafyalarda da yaşandığını hatırlatan Mustafa Şentop, bu konuda önce Birleşmiş Milletler'in sonuç verici inisiyatif alması gerektiğini vurguladı.

Söz konusu bölgedeki insanların ölümden ve katliamdan korunacağı bir ortamın tesis edilmesinin, uluslararası kamuoyunun ve kurumların mecburiyetinde olduğunu belirten Şentop, "Türkiye'nin NATO üyesi olması hasebiyle de NATO ülkelerinin Türkiye'ye karşı sorumlulukları var. Bunun da hatırlatılması lazım. Türkiye, sadece NATO'nun görevlerini, yükümlülüklerini yerine getiren, hep görev ve yükümlülük taşıyan bir ülke değil, aynı zamanda diğer NATO üyesi ülkeler gibi birtakım talepleri, hakları, yetkileri olan bir ülkedir. Bu bakımdan hem uluslararası kuruluşların, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bu tabloda Türkiye'yi yalnız bırakmaması gerektiğini, bunun hem insani, hem hukuki bir sorumluluk olduğunu burada ifade etmek isterim. Bu yönde olumlu gelişmeler var. İnşallah önümüzdeki günlerde daha da fazla olur." şeklinde konuştu.