İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ihale usulsüzlükleri iddianamesinin çarpıcı detayları ortaya çıktı. 87 ayrı ihalede 308 milyon lira kamu zararı oluştuğu iddia edilirken, katılımın kasıtlı sınırlandırıldığı ve gelirlerin 'SİSTEM' yapısına aktarıldığı belirtiliyor. İşte iddianamenin şok edici ayrıntıları.
3900 sayfalık iddianamede 402 kişinin adı geçiyor. İddianamede “Suç örgütü lideri” olarak tanımlanan Ekrem İmamoğlu için 2 bin 352 yıla kadar hapis cezası istendi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) patlak veren yolsuzluk iddialarına ilişkin hazırlanan iddianamenin detayları, kamuoyunda şok etkisi yarattı. İddianamede, 87 ayrı ihalede usulsüzlük yapılarak 308 milyon 95 bin lira kamu zararı oluşturulduğu öne sürülüyor. Katılımın kasıtlı olarak sınırlandırıldığı ve elde edilen gelirlerin örgüt içinde oluşturulan "SİSTEM" isimli yapıya aktarıldığı iddia ediliyor.
87 Eylemde 308 Milyon Liralık Zarar
Hazırlanan iddianamede, toplam 308 milyon 95 bin liralık kamu zararının oluştuğu 87 ayrı eylemin detaylarına yer verildi. Bu eylemlerden biri olan "2024 Yılı İstanbul Geneli Muhtelif Organizasyonlar ile Tanıtım-Duyuru Çalışmaları ve Baskı Materyallerin Temini Hizmet Alım İşi" adlı 229 kalemlik ihalenin mercek altına alındığı belirtildi. İddianameye göre, EKAP üzerinden 6 firma doküman indirmesine rağmen ihaleye tek geçerli teklifi İBB iştiraki Kültür A.Ş. verdi ve ihaleyi kazandı.
Rekabet Şartları Nasıl Ortadan Kaldırıldı?
İddianamede, söz konusu ihalenin şartnamesine rekabeti engelleyici hükümler eklendiği ve ihalenin kısmi teklife kapalı tutulduğu vurgulandı. Türü ve niteliği birbirinden farklı, doğal bir bağlantısı olmayan yüzlerce hizmetin tek bir ihaleye konu edilmesinin yanı sıra, mesleki ve teknik yeterlilik kriterlerinin yüksek tutulduğu kaydedildi. Tüm bu uygulamaların, ihaleye katılacak firma sayısını ciddi oranda azaltarak rekabet şartlarını ortadan kaldırdığı ve nihayetinde ihalenin belediye şirketi Kültür A.Ş.'de kalmasını sağladığı iddia edildi.
Murat Ongun'un Rolü ve “Kurgusal İhale Sistemi”
İddianamenin dikkat çeken iddialarından biri de, şüpheli Ekrem İmamoğlu'nun talimatıyla hareket eden Murat Ongun'un rolüne işaret etmesi. Ongun'un, ihale öncesinde ihaleyi alacak firmaları belirlediği ve şartnameye rekabeti önleyici maddeler ekleterek ihaleye fesat karıştırdığı öne sürülüyor. İddianamede, örgütün Kültür A.Ş. nezdinde yapılan alt ihaleleri bir "gelir kapısı" olarak gördüğü ve "tamamen kurgusal bir ihale sistemi" işlettiği belirtiliyor. Bu sistemle, işlerin örgüte yakın firmalara aktarıldığı iddia ediliyor.
Gelirler 'SİSTEM' Yapısına mı Aktarıldı?
İddianamede yer alan en çarpıcı iddialardan biri de, ana ihaleler ve alt ihalelerden elde edilen gelirlerin şüpheli Ekrem İmamoğlu liderliğindeki suç örgütü içinde oluşturulan "SİSTEM" isimli yapıya aktarılarak, örgütün maddi olarak desteklendiği yönünde. İhalelerin aslında örgütü finanse etmek için hileli bir şekilde kurgulandığı ve buradan sağlanan kaynağın "SİSTEM"e aktarıldığı öne sürülüyor.
Örgüte Yakın Firmalar ve Alt İhaleler
İddianame, ana ihaleyi alan Kültür A.Ş.'nin, işlerin önemli bir kısmını belirli firmalara alt ihale yoluyla devrettiğini iddia ediyor. Creative Media, Medyagold Ajans, Syk Roll Organizasyon, Adgreat Digital Medya ve Antre Tasarım gibi firmaların, fiili işleticilerinin İmamoğlu suç örgütü üyeleri olduğu ve bu firmalar lehine bir sistem işletildiği belirtiliyor. İddianameye göre, incelenen tüm eylemlerde benzer bir kurgunun işletildiği ifade ediliyor.
