Milli Savunma Bakanlığı, Doğu Akdeniz'de insani yardım taşıyan sivil gemilere yönelik destek operasyonu kapsamında önemli bir insani görevi daha başarıyla tamamladı. Bakanlık, yardım talebinde bulunan 11 kişinin Türk Deniz Kuvvetleri unsurlarınca karaya tahliye edildiğini açıkladı.
Tahliye Edilenler Arasında Türk Vatandaşları da Var
MSB'den yapılan yazılı açıklamada, "Doğu Akdeniz'de seyreden sivil gemilerle gerçekleştirilen insani yardım faaliyetleri kapsamında şu ana kadar yardım talebinde bulunan 3'ü Türk vatandaşı olmak üzere 11 kişi Deniz Kuvvetleri unsurlarımızca karaya tahliye edilmiştir" ifadelerine yer verildi. Açıklamada tahliye edilen kişilerin sağlık durumlarının iyi olduğu bilgisi de paylaşıldı. Bu hamle, Türkiye'nin bölgedeki insani krizlere yönelik duyarlılığını ve operasyonel kabiliyetini bir kez daha gözler önüne serdi.
Küresel Sumud Filosu Hedefine Yaklaşıyor
Öte yandan, İsrail ablukasını kırarak Gazze'ye insani yardım ulaştırmayı amaçlayan Küresel Sumud Filosu'nun hedefine yaklaştığı bildirildi. Filonun sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Gazze'ye ulaşmalarına yaklaşık 90 deniz mili kaldığı ve "yüksek risk bölgesinde" yolculuklarına devam ettikleri ifade edildi. Açıklamada, İsrail'in "gözdağı taktikleriyle" geçen bir gecenin ardından filodaki herkesin güvende olduğu vurgulandı.
"Sumud": Filistin Direnişinin Sembolü
Küresel Sumud Filosu, 44 farklı ülkeden sivil toplum kurucusu, sağlık çalışanı, gazeteci ve aktivistten oluşuyor. Filo, başta tıbbi malzemeler olmak üzere önemli miktarda insani yardım taşıyor. İsrail saldırısı olmaması halinde yarın sabah Gazze'ye ulaşması beklenen filo, bu yöndeki en büyük toplu girişim olarak kayıtlara geçiyor.
Filonun ismine ilham veren "Sumud" kavramı, Arapça'da "kararlılık" veya "sarsılmaz azim" anlamına geliyor. 1967'den sonra Filistin halkının topraklarına sahip çıkmasını, kimliğini korumasını ve işgale şiddet içermeyen yollarla direnmesini ifade eden bir sembol haline geldi. Kavram, Filistin kültüründe genellikle kökleri derinlere inen zeytin ağacıyla tasvir ediliyor.
Bu gelişmeler, uluslararası sulardaki insani hareketlilik ve bölgedeki gerilimin devam ettiğini gösterirken, Türkiye'nin sahada aktif insani diplomasi rolünü de pekiştiriyor.